Gegenpressing, futbol dünyası için önemli taktiksel denemelerdendir. Futbol 20.yy’da hızla gelişmesi ve saha içinde taktiksel gelişmelerin sonucunda oluşmuştur.
Futbolda pek çok farklı taktik felsefesi var ve antrenörler sahada bir muammayı çözmek için yenilik yapmaya zorlandığından sürekli gelişiyorlar. Muhtemelen kullanıldığını duyduğunuz bir terim “gegenpressing” dir. Son yıllarda bazı üst düzey Avrupa takımlarının taktik planlarının önemli bir unsuru olmuştur. Ama bu ne demek?
Gegenpressing Nedir?
“Gegenpressing” terimi, “karşı-presleme” için Almanca’dan gelmektedir. Özünde bu, tercihen sahanın hücum bölgelerinde topu kaybettikten hemen sonra rakipten geri kazanmak anlamına gelir. Jurgen Klopp’un felsefesinin arkasındaki temel fikir, takımı topa sahip olduktan sonra mümkün olan en kısa sürede topu geri kazanmaktı. “Topu kazanmak için en iyi an, takımınızın topu kaybettiği andan hemen sonrasıdır”.
“Gegenpressing” Terimi Nereden Geliyor?
1960’lardan itibaren, Viktor Maslov, Ernst Happel, Rinus Michels, Valeriy Lobanovskyi ve Arrigo Sacchi gibi isimlerin hepsinin takımlarına agresif bir baskı benimsediği zamandan itibaren önemi arttı.
Daha spesifik olarak, karşı pres, Almanca ‘gegenpress’ kelimesinin bir çevirisidir. Aralarında Wolfgang Frank, Ralf Rangnick, Jürgen Klopp, Thomas Tuchel ve Julian Nagelsmann’ın da bulunduğu birçok Alman antrenör bu stratejiyi çeşitli kulüplerde geliştirdi ve kullandı.
Gegenpressing Nasıl Çalışır?
Felsefenin özü, sadece takımların rakiplerine baskı yapması değil, aynı zamanda top rakip sahadayken bunu özel bir odaklanma ve şevkle yapmalarıdır; aslında, rakip takımın oyun kurmasını hızlıca engellemek ve topu kapma amacı taşır. Rakibin, topu defanstan göndermek için bir girişimde bulunurken, hücum oyuncularının bir hataya zorlamak için rakip defans oyuncularını hızla kapatmaları talimatı verildiğinden, forvet hattının çok fazla koşması gerekir.
Klopp şöyle açıklar: “Gegenpressing, topu kaleye daha yakın bir yerde geri kazanmanıza izin veriyor. Gerçekten iyi bir fırsattan sadece bir pas uzakta. Dünyadaki hiçbir oyun kurucu, iyi bir gegenpress durumu kadar iyi olamaz ve bu yüzden bu kadar önemli.”
Gegenpressing’de En İyi Takımlar ve Teknik Direktörler Hangileri?
Jürgen Klopp – Borussia Dortmund’da büyük bir başarıyla agresif karşı baskı kullandı. Bu, çoğu yerel maçta sahanın yukarısında ve Avrupa rekabetinde daha güçlü taraflara karşı sahanın orta üçte birlik bölümünde yapıldı. Daha yakın zamanlarda, Liverpool tarafı, sahanın her alanında boğucu kontra baskı yapmasıyla tanınır hale geldi. Ancak zamanla daha az karşı baskıya geldiler ve farklı bir taraf haline geldiler.
Pep Guardiola – agresif kontra baskıyı topa sahip olmaya dayalı oyun tarzıyla birleştirdi. Saha içinde hareket eden beklerin, sahte dokuzların ve ters kanat oyuncularının kullanılması, takımlarının merkezi pozisyonlarda, bir savunma geçişinin ardından karşı baskıya sahip olduğu anlamına gelir. Barcelona’da müdahalelere ve alanları korumaya odaklanırken, Bayern Münih takımı ile adam adama savunmayı tercih etti. Bu arada Manchester City ile ikisinin etkileyici bir karışımı oldu.
Ralph Hasenhütl – Hem RB Leipzig hem de Southampton ile Hasenhüttl’ün orta sahadaki kontra baskısı, kontra ataklar yoluyla kendi tarafına fırsatlar yaratmanın verimli bir yolunu kanıtladı. Kompakt bir 4-4-2 şeklinden, oyuncuları topun etrafındaki alanı dolduruyor ve rakibin sorunsuz oynama şansını sınırlıyor. Takımlar daha sonra baskıdan kaçınmak için daha da oyunu genişletdikçe, Hasenhüttl’ün takımı oyunun kontrolünü yeniden ele geçirmeleri durumunda yararlanabileceği daha fazla boş alan bulma fırsatına yol açtı.
